Göbeğimi Seviyorum Çünkü Beni Zengin Gösteriyor!
Öncelikle internetle tanışma ve fenomen olma hikayeni dinleyelim senden.
2008 senesiydi yanlış hatırlamıyorsam blog açmıştım. Sonrasında Twitter çıktı ve "Aaa yeni bir site buldum." diyerek takipçilerimi oraya da topladım. Sağlıklı beslenme ama o zamanki beslenme düzenim hiç de sağlıklı değilmiş, kilo problemlerim hakkında yazdığım bir blog'um vardı. Kilo aldım, kilo verdim, eyvah ben ne yapacağım verdiğim kilonun iki katını geri aldım döngüsünde ilerleyen bir blog'tu benimki. Onları da silmiyorum çünkü büyük bir yolculuk söz konusu. Ne yollardan geçtim neler yaşadım hepsi arşivli. Son dönemde de Beden Olumlama Hareketi ile harika bir kitleye sahip oldu hesaplarım. Elimden geldiğince insanlara faydalı olmaya çalışıyorum.
Şu an diyet yapıyor musun?
Diyet yapmıyorum. 1 yıldır kilo almıyorum aksine 3 kilo verdim. (Gülüyor.) Yine 1 yıldır paketlenmiş ürün tüketmiyorum. Sağlıklı besleniyorum, egzersiz yapıyorum, sağlık kontrollerimi aksatmıyorum ve değerlerim oldukça iyi. Bize söylenen "Obeziteye teşvik ediyorsunuz!" cümlesine asla katılmıyorum. Bizim anlatmaya çalıştığımız sağlıklı beslendiğin sürece ideal beden diye bir şeyin olmadığı.
Fotoğraflarında Photoshop var mı?
Eskiden tabii ki yapıyordum ama artık yapmıyorum. Nasıl çektiysem o şekilde paylaşıyorum. Zaten sorun şurada, herkes bu şekilde paylaşmak istiyor ama İnstagram'ın veya sosyal medyanın kendine özgü bir güzellik standardı var. Oradan çıkarsan ilginç bir şekilde linç yiyorsun. Hala alışamadım kötü yorumlara ama o kadar çok destek mesajı alıyorum ki kesinlikle beni ayakta tutuyor. Temsil edilmek istiyorlar ve destek oluyorlar.
İnstagram'da çok geniş bir kitleye hitap ediyorsun artık. İnstagram Beden Olumlama için ne kadar uygun sence?
Aslında hiç uygun değil çünkü İnstagram'a hep en mutlu, en estetik, en zengin gösteren fotoğraflar konuyor. İdeali o görülüyor ve deforme olmuş, marjinalize edilmiş vücutlar genellikle eleştiriye maruz kalıyor. Yurt dışında Beden Olumlama konusunda takip edilen çok fazla profil var ama Türkiye'de sayı çok az. Böyle olunca da denk gelene ilginç geliyor. Eğer hayatında hiç marjinalize edilmediyse eleştiriyor, saçma buluyor, ama eğer bizimle aynı yollardan geçtiyse destek oluyor. Kendinin cesaret edemediği şeyi başka birinin cesaret ettiğini görünce mutlu oluyor, özgüveni artıyor.
"Ben 55 kiloyken de bana "şişman" diyorlardı. 70 kiloyum yine "şişman" diyorlar ama bu konudan bahsettiğim için "yeterince şişman" değilsin diyorlar."
İnce insan ayrıcalığı diye bir şey var. Evet o kişinin de bedeniyle sorunları var ama şişman insana uygulanan baskı ve aşağılamalar ona uygulanmadığından zayıf olan biri şişman olan birini çok anlayamıyor. Zaten body positivity dediğimiz kavram çok geniş; zayıf insanları, vücudunda deforme olan insanları, tüylenme oluşan, akneli olan insanları da kapsadığı gibi sadece kadınları da kapsamıyor, kilolu erkekleri, kel erkekleri de kapsıyor.
"Beden Olumlama"nın geçmişinden bahsedersek;
Aslında 1950'lerin sonunda bir radyo programcısı ve bir gazetecinin şişmanlık kabul hareketi'ni başlatmasıyla başlıyor her şey. Fat acceptane'ın yeterli kalmadığı noktada da body positivity yani beden olumlama hareketi doğuyor fakat beden olumlama hareketini kadınlardan bahsederken feminizmden ayrı tutmak mümkün olmaz, zira ataerkilin yönlendirdiği bu tüketim, medya sektörleri en çok kadınları kalıba sokuyor. Mükemmel olarak adlandırılan bedene sahip insanların da vücudunda değiştirmek istediği yerler var; kendisini mükemmellikten uzak gören ve uzak hitap edilenin de. Önemli olan sen kendini kabul ettiğinde çevrenin de seni kabul etmesi. Bu süreçte çok fazla kötü yorum ve eleştiri alsam da gördüğüm destekle daha dik durabiliyorum. Zaten hedefim de nasıl bu yorumlardan etkilenmeden bedenimizi sevebiliriz onu göstermek. Bunu öğrenince duygusal yeme güdüsü ortadan kalkıyor. O stresli, mutsuz anlarda yemeğe saldırma isteği azalıyor hatta yok oluyor. Kimsenin seni kilonla aşağılamaya hakkı yok.
İyi yorum yapan kitle genellikle seninle aynı yollardan geçmiş "marjinalize" edilmiş insanlar mı? Peki, kötü yorum yapan insanlar ideal vücuda sahip insanlar mı?
Genellikle aynı yollardan geçtiğim insanlar yorum yazmıyorlar. Mesaj atmayı, hikayelerini paylaşmayı tercih ediyorlar. İnstagramımdan onların da izniyle paylaşıyorum. Kimse yalnız değil. Aynı şekilde sadece övgülerini belirtenler de oluyor kilolu insanlardan. Kötü yorumlara gelirsek, eleştiriye çok açık bir insanım. Konuşalım, herkes fikrini sunsun tartışalım ama hakaret boyutuna giren yorumları dikkate almıyorum. Kim yazmış, nasıl bir vücudu var diye bakmıyorum. Eskiden çok etkileniyordum, hala bazen etkilendiğimi hissediyorum ama çok kısa sürüyor. (Gülüyor.) Şöyle bir istatistik verebilirim ki kötü yorumda bulunan kişiler genellikle erkekler. Kadınlar daha anlayışlılar sanırım.
Dışarıda seni görüp yanına gelenler, desteğini ya da tepkisini açıkça ifade edenler oluyor mu?
Dışarıda tepki gösteren hiç olmadı ki. Sosyal medyada ise çok fazla tehdit alan, linçe uğrayan biriyim. İnsanlar yüzünüze söyleyemeyecekleri şeyleri sosyal medyadan söyledikleri için, karşıma çıkan insanlar genellikle çok pozitif oluyor.
Feminist misin? Feministliği nasıl tanımlıyorsun?
Feministim ve bunu belirtmekten asla çekinmiyorum. Feminizm; kadın dayanışmasıyla, birbirlerine yardım ederek, kadınların yükselmesini hedefler. Feminizm bana yalnız olmadığımı öğretti. Hepimiz farklı ülkelerde, farklı şekillerde, aynı baskılara, alçaltmalara maruz kalabiliyoruz. Feminizm ile birbirimize destek olarak haklarımızı ve eşitliğimizi savunabiliyoruz. Kadınlara çoğu yerde hak verilmiyor, biz o hakları alıyoruz.
Erkekler feminist olabilir mi?
Tabii ki erkekler de feminist olabilir. Feminizm kötü bir şey değil ki erkek düşmanlığı da değil. Her alanda eşitlik mücadelesi. Zaten feminizm erkekler için de faydalı, zira onlardan beklenen sorumlulukların aslında bizim de sorumluluğumuz olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Biz de çalışırız, biz de söz hakkı sahibiyiz, dayanışarak her konuda eşit olmalıyız.
Youtube kanalı açtın. Sesinin daha büyük kitlelere ulaşacağını düşünüyor musun?
Youtube kanalı açmaya çok çekiniyordum ama şimdi oraya da bir giriş yaptım. Beden Olumlama hakkında Türkçe kaynak sıkıntısı var. Malum videolar, video blog'lar çoğu platformdan daha çok takip ediliyor. İnsanlara daha birebir olma hissi veriyor. Çok yeniyim ama içerik üretmeye devam edeceğim, elimden geldiğince doğru biçimde "Beden Olumlama"yı insanlara anlatma derdindeyim.
Seni takip etmek isteyenler nerelerden takip edebilirler?
Daha çok zaman ayırmak istediğim Blog'um var. (Gülüşmeler) Twitter ve İnstagram'ı çok aktif kullanıyorum. Youtube kanalıma da yoğunlaşmayı düşünüyorum.
Son olarak eklemek istediğin bir şeyler var mı?
Başta korkutucu geliyor kendini olduğun halinle paylaşmak, sosyal medyada sergilemek hatta bana gelen yorumlardaki gibi "az ye ayı" diyor da olabilirler ama ben insanlara biraz daha görünür olalım diyorum. Beden çeşitliliğinin farkına varıp olduğumuz gibi kendimizi sevmemiz ve kendini seven kişileri kabullenmemiz lazım.