Mac Guffin'deki tatlıların filmleri var!
Çikolatalarının tadına baktığınız an duyduğunuz o yoğun hazzı anlatmak için sayfalarca yazı yazabiliriz ama yeterli olacağını sanmıyoruz... İzmir'in yeni ve akıllarda yer edici çikolatacısı Mac Guffin ile tanıştık. Hikayeleri de tatlıları kadar güzel ve etkileyici. Keyifli okumalar...
Sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz? Mac Guffin nasıl ortaya çıktı?
Biraz uzun bir yoldan geldim aslında. Denizli’de doğdum büyüdüm, ODTÜ ve Galatasaray Üniversitesi’nde bir süre felsefe eğitimi aldım. Bu bölümün bana uygun olmadığını düşünüp Yaşar Üniversitesi’ne gelip Hukuk okudum. İki yıl avukatlık yaptıktan sonra bende ticarete atılma isteği oluştu. Açıkçası çok şehir gezdim ve İzmir’deki lahmacun fiyatı hep bana fazla gelmişti. "Lahmacuncu açacağım", dedim. Kız arkadaşım da bir çikolata şelalesi alıp çikolatacı mı olsam, diye düşünüyordu. Çikolata canavarı olarak bu fikri duyunca hemen üstüne hayal kurmaya başladık. Lahmacuncuyu erteledik.
Avukatlığı bıraktınız mı?
Hayır. Biraz avukat, biraz çikolatacıyım. Kız arkadaşım sabahları öğretmen sonrasında çikolatacı. Annem ev hanımıydı onu getirttik Denizli’den, o da bizim olmadığımız saatlerde Mac Guffin’e yardım ediyor.
Nelerden esinlendiniz, konseptinizi nasıl oluşturdunuz?
Günde en az iki tablet çikolata yiyen bir çikolata canavarıyım. İstanbul’da okurken çikolatacılar açılmaya başlamıştı. Çikolata üzerine bir mekan açılabiliyor ve seviliyor düşüncesiyle önce bir iki yer ile şube açma konusunu görüştük. Sonra özgün olalım bizden bir şeyler olsun içinde, diye düşünüp kendi markamızı yaratmaya karar verdik. Sinemaya da her zaman bir ilgi ve hayranlığımız vardı. Bu hayranlığı çikolatacımızla birleştirmek istedik ve sinema-kafe tadında bir yer açmış olduk.
Logonuzda ve kafenizin duvarlarında Alfred Hitchcock'u görüyoruz zaten. Hitchcock ile bağlantı nereden geliyor?
“MacGuffin” Hitchcock’un ortaya attığı bir sinema terimi. Film boyunca ara ara izleyiciye gösterilen, film karakterleri için çok önemli olan ama izleyicinin çok da üzerinde durmadığı gizemli şeylere/nesnelere “MacGuffin” deniyor. Psycho’daki 40 bin dolar tam olarak mac guffin. Pulp Fiction’daki çanta ise mac guffin’in vücut bulmuş hali gibi. Film çanta meselesi ile başlıyor, çanta meselesi ile kapanıyor. Son tahlilde içinde ne olduğunu bile bilmiyoruz. Zaten bilseydik MacGuffin olmaktan çıkardı. Yerli bir örnek verecek olursak, Tosun Paşa filminde iki ailenin kavgası “Yeşil Vadi” yüzünden çıkıyor. Yine film boyunca Yeşil Vadi üzerine türlü planlar yapılıyor. Karakterler için inanılmaz önemli. Ama biz orada Yeşil Vadi’ye odaklanmıyoruz, hatta sonunda ne olduğunu bile bilmiyoruz. İşte bunlar hep MacGuffin. (Gülüyor.) Karakterler için çok önemli ama seyircinin özellikle dikkat ettiği şeyler değil. Burası da bizim için öyle aslında. Seyircimiz yani müşterilerimiz buraya tatlı yemek için, sohbet etmek için, kahve içmek için geliyor, geri planda olanlar belki çok dikkatlerini çekmiyor ama filmin karakterleri olan bizler için burası hayati öneme sahip. İşte bu yüzden “MACGUFFIN”!
Tatlı isimlerinizi de o yüzden film ismi olarak belirlediniz, değil mi?
Evet, tatlılarımızın isimlerini de filmlerden esinlenerek oluşturduk. Leon'daki Mathilda’nın elindeki saksıdan esinlenilerek sunumlanan Leon isimli tatlımız var mesela. Dışı çikolata, ortası çikolatalı kek, içinden gene çikolata akan bir tatlımız var. Çikolata içinde çikolata yani. Onun da adını da Inception koyduk. Hangover, American Beauty, La La Land gibi tatlı isimlerimiz de hep filmlerden esinlenilerek isimlendirildi. İç dekorasyonda da bol bol film görselleri kullandık. İlerleyen zamanlarda film geceleri de yapıp konseptimizi iyice pekiştirmek istiyoruz.
“Bazı filmler hayatın dilimleridir. Benimkiler kek dilimleri.” -Alfred Hitchcock
Hayatınız o güzel brownie'lerinizden olsa sizinkinin üzerinde hangi lezzetler olurdu?
Biraz antep fıstığı biraz hindistan cevizi, beyaz çikolata, çikolata... Şu an yüksek lisans yapıyorum Kamu Hukuku üzerine, Dokuz Eylül’de Lojistik Bölümü lisans öğrencisiyim, çikolatacıyım, ofisim var ve avukatlık yapıyorum, baro takımında top oynuyorum. Dışarıdan bakılınca çok karmaşık ama kendi içinde düzeni olan bir sistemim var. Karışık bir brownie dilimi olurdu ama ben ne zaman nereden ısıracağımı bilirdim.
Tatlılarınızı ve reçetelerini nasıl oluşturdunuz?
Menünün hazırlık süreci çok keyifli bir süreçti. Hatta en lezzetlisi ve keyiflisiydi. Haftanın altı günü arkadaşlarımızı çağırıyor ve sürekli tatlı yiyorduk. Brownie'lerimiz çok beğeniliyor, o reçete çıkana kadar belki 50’den fazla brownie denendi. Üç aylık bir tadilat sürecimiz oldu ve o üç ay boyunca evde fırın hiç kapanmadan tarif denendi ve reçeteler o şekilde oluşturuldu diyebilirim.
Menüye eklenecek yeni tatlılar var mı?
Biz de yaşayarak öğrendiğimiz için çok geniş bir menüyle başlamadık. Emin olduğumuz ve güvendiğimiz tatlılar ile bir başlangıç yaptık. Şu an proteinli, sporcu dostu, diyet ve vegan ürünler üzerine çalışıyoruz ve güzel sonuçlar almaya başladığımızı, yakında menüye eklenebileceklerini söyleyebilirim. Onun dışında güzel kokteyller yapmaya başlayacağız. Tatlıların dokusuna uygun premium içkilerle oluşturulmuş bir kokteyl menüsü hazırlıyoruz.
Sevdiklerine sürpriz yapmak isteyenler ya da şehir dışında yaşayıp tatlılarınızı yemek isteyenler oluyor diye biliyorum. Kargo seçeneğiniz var mı?
Evet. Yakında Çiçek Sepeti ile ortaklığımız başlayacak ve oradan sipariş edebilecekler. Şimdilik sadece Instagram üzerinden sipariş alıyoruz. Arkadaşından duyup Bursa’dan sipariş veren oldu. Van’a bir brownie kutusu gönderdik. Hanımefendi misafirlerine servis etmiş. Dört, beş kutu sipariş geldi, gelmeye de devam ediyor. Bazı çok şubeli markalar brownie'lerimizi satmak için bizimle görüşmeye geldiler. Bu serüvene başlarken güzel, eğlendiğimiz, lezzetli bir yola çıkmaktı isteğimiz. Beklentilerimizin, hayallerimizin bile üzerine çıktık ve bu güveni, sevgiyi pekiştirmek için daha çok çalışıyoruz.
Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Tüm konuştuklarımızın yanında yalnızca tatlı yahut patisserie ürünleri değil Belçika çikolatasını kullanarak atölyemizde ürettiğimiz el yapımı çikolatalarımız da çok özgün ve lezzetli. Beyaz, bitter, sütlü, ruby, limonlu, portakallı çikolatalarımızın hepsi el yapımı. Gerek tablet, trüff, rocher gibi çikolata türlerini müşterilerimizin isteklerine göre içeriklendirebiliyoruz. Burada misafirlerimizin yüzündeki tebessümü, mutluluğu görmekten çok keyif alıyoruz. Tepkileri, mutlulukları bizi çok motive ediyor. Mac Guffin’de bol bol gülücük görmek dileğiyle.
Not: Fotoğraflar görme engelli okuyucularımız için betimlenmiştir. Görsellerin altında bulunan yazılar bu amaca hizmet etmektedir.