Sanatın Çocukları
Sanatın Çocukları, Yasemin Acar ve Veysel Alceylan tarafından kurulan müzik ve sanat atölyesi projesi. Gitar, bağlama, keman, org gibi enstrümanları; resim malzemelerini, kitapları ve hediyeleri bağışlarla toplayıp ihtiyaç sahibi okulları belirleyip müzik ve resim odaları kuruyorlar. Şu ana kadar Mardin ve ardından Ağrı'da açtıkları sanat atölyeleriyle çocukları sanatla buluşturdular. Eğitimdeki eşitsizliğin önüne geçmek isteyen, bireysel çabalarıyla harika işler başaran güzel insan Yasemin Acar ile tanıştık. Kendisinin çocuklardan bahsederken gözlerinin içi parlıyor. Çocukların bu dünyayı değiştireceğine inanan Yasemin Acar sonsuza kadar çocuklarla çalışıp onlara umut olmaya devam edeceğini söylüyor. Siz de projeye destek olmak isterseniz kendilerine Instagram hesabından ulaşabilirsiniz.
Merhabalar Yasemin, önce seni tanıyabilir miyiz?
Tekstil mühendisiyim. İzmir’de özel bir firmada çalışıyorum.
Sanatın Çocukları projeni anlatabilir misin?
Sanatın Çocukları’nın hikayesi yeni bir proje olsa da aslında temelleri geçmişe dayanıyor. Lisenin son zamanlarında ve üniversitede birçok sosyal sorumluluk projelerinde yer aldım. Hala da devam ediyorum, örneğin Habitat’ın
"Bu dünyayı çocukların değiştireceğine inanıyorum."
Sanatın Çocukları projesi kapsamında neler yapıyorsun?
Geçen sene altı okul seçtim ve bu okullarda okuyan tüm çocukların kişisel ihtiyaçlarına yönelik bir çalışma içerisine girdim. Bunlar ayakkabı, kıyafet, kırtasiye, okuma kitapları, spor malzemesi gibi temel ihtiyaçlardı. Amacım çocuklara ulaşmaktı. Ulaşırken de hediyeler götürmek istedim. Onlara umut olmak, yanlarında olduğumu göstermek istedim. İlk ulaştığım okul benim yedi senemi geçirdiğim okulum Mehmet Gürel İlköğretim Okuluydu. Okul kenarda kalmış, göçün çok olduğu bir bölgede. Çok çocuklu ailelerin olduğu, ister istemez eksiklerinin de çok olduğu, ailelerin çocuklarıyla ilgilenemediği yerlerden. Bu gibi yerlerde çocukları yönlendirecek kişiler çok az oluyor. Biz de öyleydik açıkçası. Biz yedi kardeşiz ve hepimiz okuduk, iyi yerlere geldik; bu ailemin eğitime önem vermesinden kaynaklı bir sonuçtu. O bölgede okuyan nadir ailelerdeniz. Sonrasında 19 Mayıs İlköğretim Okulu’na yardımlarımı götürdüm. Bunlar büyük çaplı okullar; birinde 450, birinde 600 öğrenci var. Bunların dışında üç köye daha ulaştık. Bu köyler yine kendi çevremden bildiğim yerlerdi. Ailemden de bu süreçte destek aldım. Ürünleri paketlemek olsun, ulaştırmak olsun çok yardımcı oldular. Babam bir dönem muhtarlık yapmıştı o yüzden nerede nelere ihtiyaç var biliyordu. Manisa’yı geçen sene o şekilde yedi ayda tamamlamış oldum. Bunu yaparken tatmin olamadığım noktalar oldu.
"Fırsat sunulmamasından dolayı mutsuz bir nesil ortaya çıkıyor."
Projede sana destek olan kişiler var mı?
Mardin’de üç okul belirledik. Bu projeyi liseden beri çok yakın arkadaşım olan Veysel Alceylan ile yapıyoruz. Kendisi Mimar Sinan’da okuyor. Lisede onunla aynı zamanda müzikle tanıştık; o devam ettirdi ve çok başarılı oldu. Benim hobim olarak kaldı. Ben bu projeyi ilk onunla paylaşmıştım. “Ben de bir şeyler yapmak istiyorum, beraber yapalım” dedi. Böyle bir projeyi hayata geçirmek için ekip çalışması gerekiyor. Bu üç okul; Çataltepe köyünde bulunan Çataltepe İlköğretim Okulu, Nusaibin’nin Akıncı köyünde bulunan Akıncı Otaokulu, diğeri Midyat’ta bulunana Midyat Yunus Emre İlköğretim Okulu’ydu.
Peki derslerin verildiğinden nasıl emin oluyorsunuz?
Mardin’deyken ben her okula ait Instagram hesabı açtırdım. Bir de tüm öğretmenlerin katıldığı bir WhatsApp grubumuz var. Ayrıca sanatincocuklari adlı bir Instagram hesabımız var. Her hafta sonu yapılan çalışmaların videolarını bize
Peki, projeye katılmak isteyen okulları değerlendiriyor
Tabii ki değerlendiririz. Projenin ikinci ayağında Ağrı’ya bağlı iki köy okuluna gittik. Mesela oradaki okullar yaptığımız işleri görmüşler ve onlardan bize talep geldi.
Ağrı’ya neler gitti?
12 adet gitar, 14 adet bağlama, 8 adet keman, perküsyon aletleri ve bir org gitti. Ayrıca kütüphanelerini zenginleştirmek için kitaplar götürdük. Çocuklarla kucaklaşmak için küçük hediyeler de götürdük.
Peki biz de projeye destek olmak istesek sana nasıl ulaştırabiliriz?
Bana kişisel hesaplarımdan ulaşılabilir. Her çalışmamızın başında bir afiş hazırlıyoruz, bir duyurumuz oluyor. Instagram sayfamız çok aktif. İlk iletişime oradan geçebilirler. merhababenyase Instagram hesabım, yaceminacar facebook hesabım.
Çocukların tepkisi nasıl oluyor?
Bir sene önce ilk gittiğim okulda etrafımda çocuklar sevgi yumağı oluşturdular. Okulun benim okuduğum okul olması, çocukların sevgisi beni çok etkiledi. O dönemde bir akrabamızın düğünü olmuştu. Abiye kıyafet giymiştim pek rahat değildim açıkçası. Çocuklar beni tanıdı. Üzerime koştular. Biri bir ayağımdan diğeri bir kolumdan çekiştirdi. Kendimi ünlü gibi hissetmiştim. O günün fotoğrafları var hala bakıp gülümserim. Okuldaki halimle o anki halim bambaşkaydı ama çocuklar unutmamış.
Belki de hayatları boyunca unutmayacaklar...
Ben unutmadım. Biz yedi kardeştik. Okulu sürdürülebilir kılmak çok kolay değildi. Biz okumak çok istedik. Okul burs verdi, başka destekler de aldık. Buradan tüm öğretmenlerime, müdürlerime çok teşekkür etmek isterim. Hiç unutmadım. Unutmayacağım. Öğretmenlerin de hayatı değiştirdiğine inanırım. Birçok öğretmenim hayatımın her noktasına dokunmuştur. Dokunduğumuz
Röportajı sen yapsaydın kendine ne sorardın?
Evet, bu işleri yapıyorsun peki ileride ne olacak? Ortaya nasıl bir ürün çıkacak? Bu ürün nerelerde görülecek ve fark edilecek? Aslında en çok bu soruları soruyorum kendime. Sizinle yaptığımız bu röportajın temelinde de bu yatıyor. Ben bu projenin sürdürülebilir olmasını istiyorum. Sanatın Çocukları’nı bir araya getirip küçük bir konser düzenlemek istiyorum. Projenin bireysel kalmasını istemiyorum, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından desteklenmesini, belediyelerin destek vermesini istiyorum. Hep beraber kolektif bir çalışmayla çalışma azmimizi ortaya koyarak başardığımız güzellikleri herkesle paylaşmak istiyoruz. En çok bunu hayal ediyorum. sanatincocuklari