Sevgi Gür - Resimlerim Benim Günlüklerim
Resim yapmaya ne zaman başladınız?
Kendimi bildim bileli resim yapıyorum. Başlama noktasını hatırlamıyorum bile. Sürekli çizen bir çocuktum. Önce sol el, sonra sağ el, sonra ikisi birden. 5 yaşında hafta sonları resim kursuna gitmeye başladım. Her hafta sonum atölyede geçti. Resim atölyelerinde büyüdüm diyebilirim. İzmir'de ders almadığım atölye, hoca kalmamıştır herhalde. Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesi'ni sonra 2005'te Dokuz Eylül Eğitim Fakültesi'ni bitirdim. 2010'da Rehberlik Psikolojik Danışmanlık Yüksek Lisansı'na başladım. Okul öncesi çocuk sanat etkinlikleri hakkında tez yazdım.
Ben öncelikle kendi hayatımdan yola çıkıyorum. İlk ciddi kişisel sergimin adı "Narsist" idi. 2011 yılında İstanbul'da gerçekleşti. Mısır'dan gelen papirus kağıtlarına günlük gibi yaşadıklarımı çizmiştim.
Çok fazla kadın figürü görüyorum.
Evet. Kadın, kadının yaşadıkları ve duygusal dünyasını çiziyorum.
Git gide figürleri sadeleştiriyorum. Yağlı boyadan illüstrasyona geçtim. Malzeme değiştirmeyi çok seviyorum. Birden bir board boyadım sonra bir board daha denge tahtaları derken ahşap boyama, baya hoşuma gitti.
Yağlı boyadan illüstrasyona geçiş nasıl oldu?
Bu içimden gelen bir şeydi. Renkten ve yoğunluktan çok sıkıldığım bir dönem oldu. O zaman bana sadeleşme isteği geldi.
Resimlerini dijital ortama taşımayı düşündün mü?
Bir çocuk kitabı resimleme teklifi geldi, kabul ettim. Yapabileceğimi düşünüyorum.
Resimlerdeki kadınlar sen misin?
Evet, benim ve benim hikayelerim.
En son katıldığın sergiden bahseder misin?
2 senede bir kişisel sergilerim oluyor. Atölye işlettiğim için resim yaratım için sürem kısıtlı oluyor. Her yıl öğrencilerimle Art Studio sergisi yapıyorum. Geçen yıl Narlıdere Atatürk Kültür Merkezi'nde yetişkin grubumuzla, Konak Atatürk Kültür Merkezi'nde ise çocuk grubumuzla sergilerimizi gerçekleştirdik.
İzmirlilerin sanata karşı ilgilerini nasıl yorumlarsın?
İzmirlilerin atölyelere karşı ilgisi olduğunu düşünüyorum. Hobilerine zaman ayırıyorlar. 10 yıldır atölyem var ama 5 yıldır göz önünde olmaya başladım. Önceleri kendimi tanıtmaya çalışıyordum ben ressamım diye, sonra atölyemi tanıtmaya başladım. Baktım her şey insanlarla daha güzel oluyor. Atölyeci olduğumu kabul ettiğim zaman rahatladım. Ressamlıkla atölyecilik arasındaki geçiş evresinde biraz bocaladım.
Atölyelerden bahsedebilir misiniz?
5-10 yaş arası için çocuk gruplarım var. Çocukların kafaları çok açık oluyor ve çok yaratıcılar. Çocuklarla çalışmaktan çok keyif alıyorum. Benim de kafamı açıyorlar aslında. Bu atölyede çiçeğin altında sapı olacak, boynunun altında ayak olmaz diye kaideler yok. Bunu bekleyen aileler hayal kırıklığına uğrayabilirler. Hikaye okuyorum ve onu resimle tamamlamalarını istiyorum. Haftada üç gün atölye veriyorum. Gruplar 7'şer kişilik oluyor. Genelde kişilerin ilgilerine göre çalışmalar yapıyoruz. 2008'den beri gelen bir öğrencim var. Artık kişisel sergi açacak kıvama geldi.
Yeni projelerinden bahseder misin?
Anadolu medeniyetleri ile ilgili kadın heykeller yapmayı planlıyorum. Kadın figürünü heykellere taşıyacağım. Daha çok gezip daha çok araştıracağım. Bu konunun beni geliştireceğini düşünüyorum.
Beğendiğin örnek aldığın sanatçılar kimler?
Modigliani'nin etkisi resimlerimde hissediyor. Kadın figürlerindeki deformasyondan ve kadınların boyunlarından çok etkilendim diyebilirim.
Dışavurumculuğu (ekspresyonizm) benimsiyorum. Yaşadıklarımı dışa vuruyorum ve bunun beni bir şekilde sağlıklı tuttuğuna da inanıyorum. Kendime terapi yapıyorum. Günlük serisi de bu şekilde gerçekleşti. Kötü günlerdi, başarılı bir şekilde atlattım.
Resme olan yeteneğinizi kim fark etti.
Anneannem fark etti.
Galeriler hakkındaki düşünceleriniz neler?
Galerilerin daha düşük komisyon ücreti alması halinde hem kendi işlerinin hem de ressamların satışlarının artacağına inanıyorum.
İnsan ilişkilerinde en önem verdiğiniz değer nedir?
Samimiyeti çok önemsiyorum. Olduğun gibi görünmek çok önemli. Samimi olmak insanı yormuyor.
Size ulaşmak isteyenler için sosyal medya hesaplarınızı alabilir miyiz?
Facebook ve instagram'dan bana ulaşabilirler.
Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Röportaj için çok teşekkür ederim. Herkesi atölyeme bir kahve içmeye beklerim.